Ramazana Dair

Ramazan-ı Şerif’i karşılamaya hazırlanırken program niteliğinde birkaç kelam edelim istedik.

 Başı rahmet, ortası mağfiret, sonu cehennemden azat olan bu ay bizler için büyük bir ganimettir. Niyetimiz sadece oruç tutmak değil; ilmen, amelen ve ahlaken kendimizi toparlayıp, kamil bir mümin olabilmek için gayret sarf etmek olmalı.
-Ulaşabildiğimiz herkese mesaj yolu ile de olsa helallik alarak bu aya girmeye çalışalım. Çünkü amellerin kabulündeki en büyük engellerden birisi kul hakkıdır.

-Kendimizi muhasebeye çekelim.

 Aklımız ve nefsimiz ile değil, Kuran ve sünnet ışığında düşünerek bir bakalım; hayatımızda Allah’ın razı olmayacağı hangi işler var? Hangi günaha ısrarla devam ediyoruz?

 “Her işimiz günah, aha yandık!” demek yerine düzelmeye çalışalım.Hepimiz nefsimiz ile mücadele ederek bir şeylerden vazgeçmeye çalışıyoruz. Tabii herksin konumuna göre değişiyor bu haller.

-Terk ettiğimiz farzlar varsa, farzların hayatımızın olmazsa olmazı olduğunun bilincine vararak hayatımıza geçirmeye çalışalım.
-Farzlardan sonra kulu Allah’a yaklaştıracak en sevimli amel nafileler olduğu için, beş vaktin üstüne bir beş daha katalım.İşrak, kuşluk, evvabin, kabir nur, teheccüd namazını hayatımıza yerleştirmeye çalışalım. Zor gelen farz ibadetler, nafilelere devam ettikçe kolaylaşacaktır.Çünkü Rabbimiz ne diyor? ''Her zorlukla bir kolaylık vardır.!''

 Unutmayalım! Şeytan farzların terki için önce nafileleri terk ettirir.
- Alemlere rahmet Sevgili Peygamberimizin sallallahu aleyhi vesellem şefaatlerine nail olabilmek, sevgimizin ispatı adına onun günlük sünnetlerini bizlerde uygulayalım. Mesela yemekten önce ve sonra elleri yıkamak sünnettir. Bunları bu niyetle yaparsak ibadet olacağından sevapta almış oluruz.

-Bütün gün aç kalarak ibadet eden midemizi, haram ve şüpheli şeyler ile iftar ve sahurda doldurmayalım. Duanın kabulü midede başlar. Yediklerimiz maneviyatımızı, ibadetlerimizi etkiler. Bu yüzden başta İsrail ürünleri olmak üzere, içeriği sıkıntılı olan içecek ve yiyecekleri soframızdan uzaklaştırmaya çalışalım.
-Oruç açarken iftar duası ile orucumuzu açalım. Dua listesi hazırlayalım ve başta İslam ülkeleri olmak üzere Ümmeti Muhammed’e duamızda yer verelim.
-Teravih namazı çok kuvvetli sünnettir. Terk etmeyelim.
-İnternet üzerinden gerek Youtube gerek Whatsapp gruplarında birçok mukabele mevcut. Malum bu yıl covid-19 ile karşı karşıyayız.Fakat gene de bu tarz programlar ile mukabelemizi ihmal etmeyelim.Onları dinleyerek mukabele takip edelim. Kur’an’ın indiği bu ayda onu hatmedelim.
-Kendimize belirli zikirleri vird edinelim. Günlük en az 100’er kere estağfirullah, la ilahe illallah, subhanallahi ve bihamdihi, salavat çekelim.
-Kendimize bir okuma programı hazırlayalım. Günlük sohbetler izleyelim. Bu Ramazan’ı ihya ederken ibadet gibi ilme de yer verelim. Ancak televizyonda çıkan ve ehli sünnet olmayan hocaları dinlemekten lütfen kaçınalım.
-Zekat, fitre dışında bir sadaka kumbarası yapalım. Kenara her gün 1 lira koyarak Ramazan boyunca sadakalarımızı biriktirip daha sonra ihtiyaç sahiplerine ulaştıralım.
-Midemizi tuttğumuz gibi dilimizi, gözümüzü, kulağımızı da tutalım. Gıybet etmekten, şarkı dinlemekten, dizi-film izlemekten kendimizi koruyalım. Her türlü haramın ve harama yol açan şeylerin önünü keselim.

Zira şöyle buyurmuşlar;''Bir insanın ramazanı nasıl geçerse,bir yılı da öyle devam eder.''

Bu Ramazan aç kaldığımız değil, özüne inip ruhunu hissettiğimiz ve mümine yakışan ameller biriktirdiğimiz bir Ramazan olur inşaallah. Rabbim bereketinden, feyzinden istifade nasip eylesin. Bizlerden razı olduğu, günahlarımızı bağışladığı şekilde bayrama ulaştırsın. Amin.
Dualarınızda yer almak temennisi ile

M. Sena Göldere